Değerli Meslektaşlarım,
2016 yılı Türk Oftalmoloji tarihinin müstesna bir yılıdır. Bu yıl Ulusal Kongre toplantılarımızın ellincisini düzenliyoruz. Seksen sekiz yaşına basmış Türk Oftalmoloji Derneği, bilimsel ve mesleki dernekler arasındaki öncülük rolünü burada da göstermiş, en yakın takipçisinden en az yirmi yıl önce düzenli ulusal kongreler tertip etmeye başlayıp, kongre sayısında tıpta uzmanlık derneklerinin hiçbirisinin ulaşamadığı bir rekora imza atmıştır.
İlki 1955 yılında İstanbul’da gerçekleştirilen Türk Oftalmoloji Kongreleri, 1976 yılına kadar iki yılda bir, 1977 yılından itibaren ise aralıksız olarak her yıl yapılmıştır. Tarihimizdeki bu olağanüstü sayfaların yazılmasında emeği geçen tüm hocalarımıza minnet duygularımızı bir kez daha ifade ediyorum.
Tarihi meydana getirmek kolay değildir. Bu kongreyi, modern Türkiye’nin ve modern Türk oftalmolojisinin oluşmasında baş rolü oynamış büyük insanlara ithaf etmek istedik. Bu nedenle, TOD 50. Ulusal Kongresinin, kalbimizde yaşayan Cumhuriyetimizin kurucusu M. Kemal Atatürk ve tüm göz hekimlerimizin adına düzenlenmesine karar verdik.
Kongre, TOD Ankara Şubesinin katkıları ile gerçekleştirilmektedir. Ankara başkentimizdir, Cumhuriyetimizin sembolerinden birisidir. Bu ayrıcalıklı yılın bu şubemize isabet etmesi hoş ve anlamlı bir tesadüf olmuştur.
Antalya Belek Maxx Royal Kongre Merkezi, sizlerin iradesi doğrultusunda kongre mekanı olarak belirlenmiştir. Bu çok kaliteli tesiste kusursuz bir kongre düzenlemek amacıyla çalışıyoruz.
Birimlerimiz üzerlerine düşen görevi eksiksiz olarak yaparak bilimsel programın zamanında ilan edilmesine katkıda bulundular. Tüm yürütme kurullarına teşekkür ederim.
Bu yıl bilimsel programda önemli sayılacak yenilikler yaptık. Anket geri bildirimleri ile ilettiğiniz görüşleriniz esas alınarak kongre programı yeni bir anlayışla düzenlendi. Eş zamanlı toplantı sayısı olabildiğince azaltıldı. Yabancı konuşmacılarımıza, konferanslara göre daha çok ilgi gördüğünü tespit ettiğimiz panel ve kurslarda yer ayrılması amaçlandı. Önemli bir yenilik olarak uygulamaya koyduğumuz BİLEP (Birim İleri Eğitim Programı) adı altındaki ‘subspeciality day’ benzeri kurslar kongrenin ilk gününe yerleştirildi. Bu şekilde, belirli bir konudaki yenilikleri bu kursta izleyecek meslektaşlarımızın diğer günlerde farklı konulardaki toplantı seanslarına girme imkanları tanındı.
Bu çaplı büyük toplantılar endüstri desteği olmadan gerçekleşemez. Endüstri firmalarımız da 50. Yıl Kongresine ellerinden gelen desteği vermek için çaba göstermekte, uydu panelleri, sergi alanı etkinlikleri ve çeşitli sponsorluklarla kongrenin olabildiğince canlı geçmesine katkıda bulunmaktadırlar.
Katılımcılarımız, salonlarda bilimsel seanslarda sürdürülen bilgi alışverişini, salonların dışında da rahat ortamlarda bir araya gelerek devam ettirmek istemektedirler. Toplantı seansları dışında da birlikte olabildiğimiz bu tür kongre merkezlerinde, kamp tarzında bir arada olma imkanı bulduğumuzda, meslek dışı etkileşimlerimizi de sürdürebilmekte, birbirimizle daha iyi kaynaşmaktayız.
Kongrenin sosyal programının da 50inci yıla yakışır bir şekilde olması için UKOK’ta görevli arkadaşlarımız görev alır almaz kolları sıvadılar. Bu önemli kongrenin bilimsel yanı yönünde, sosyal etkinliklerinin de üst düzeyde olması gerektiğini düşünüyoruz.
Kongreye göndereceğiniz bilimsel tebliğlerle, toplantı seanslarına yüksek kalıtılım oranlarıyla ve sosyal programlarda göstereceğiniz coşkularla siz tüm üyelerimiz bu kongrenin yıldızları olacaksınız.
Esenlikler içinde, bu müstesna kongremizde hep bir arada olabilmek dileği ile.
Prof. Dr. Reha Ersöz
Kongre Başkanı
Türk Oftalmoloji Derneği Başkanı
Değerli Meslektaşlarım,
Türk Oftalmoloji Derneği Ankara Şubesi olarak 50 inci Ulusal Kongremizin organizasyonunda bulunmanın gururunu yaşıyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti Dernekçilik tarihinde çok önemli bir yeri olan, 88 yıllık geçmişiyle Türk Oftalmoloji Cemiyeti'nin kuruluş tarihinin 16 Temmuz 1928 olduğunu bir kez daha hatırlatmak isterim. 50. kongresini yapmak şansına kolay kolay herhangi bir derneğin erişemeyeceğinin bilinci ve bunun sorumluluğu ile tüm organizasyon komitesi ile birlikte elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Kurucularımızın bize teslim ettiği bayrağı daima yükselterek bu günlere gelmemizi sağlayan tüm değerli hocalarımıza da saygılarımızı, minnetlerimizi ve teşekkürlerimizi sunmayı bir borç olarak kabul ediyorum.
Bu çok ayrıcalıklı kongremizi adına yakışır bir şekilde ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve Türk Göz hekimleri adına düzenliyoruz.
Kongremizin anlamına uyacağı için Atatürk’ün rahatsız olan sol gözü ile ilgili bir mektubu aşağıda bilgilerinize sunuyorum. Çocukluğunda geçirdiği keratite bağlı ambliyopi olabileceği düşünülen sol gözü Trablus Derne savaşları sonrası yeni bir atak geçirmiş. Savaş koşullarında tedavi edilemeyince Viyana’da 10-17 Kasım 1912 tarihleri arasında Prof. Dr. Ernst Fuchs tarafından tedavi edilmiş. Fuchs bilindiği gibi döneminin en büyük kornea uzmanı. Atatürk bu dönemde yaşadıklarını arkadaşı Kerim Beye yazdığı mektupta dile getirmiş;
“Aziz Kardeşim Kerim Bey,
…Tobruk’ta birkaç gün kalarak başarılı bir netice veren 22 Aralık 1911 Muharebesi’ni yaptıktan sonra Derne’ye geldik. Yollarda oldukça yorulmuş, ıslanmış, üşümüş, sefalet çekmiştik. Derne’de de henüz başlangıç halinde bulunulduğu için sefaleti gidermek mümkün olamamıştı. 16/17 Ocak 1912 Baskını’yla başlayan 17 Ocak Muharebesi gecesi ve günü zaten hastalıklı görünen sol gözüm kanlandı ve görmez oldu. Istırabın derecesi vazife yapmama mani oldu. Hilâliahmer (Kızılay) Hastanesi’ne yattım. Bir ay tedaviden sonra tam olarak göremediğim halde hastaneden çıktım.
Vaziyet biraz büyüdüğü için Enver Umum Kumandan, ben de Derne Kuvvetleri Kumandanı oldum. Bu sırada idi ki, 3 Mart 1912 günü umumi bir muharebe oldu. Bugün de olağanüstü yorgunluk ve açlık ve muharebe geceye kaldığından soğuğa maruz kaldık. Bunun sonucu olarak gözümün rahatsızlığı ertesi gün nüksetti. On beş gün kadar yataktan kalkamadım, gözlerimi açamadım. Nihayet ıstırap geçti, tekrar işe başladık. Fakat sol gözüm daha az görür oldu. Doktorlar Mısır’a gitmemi tavsiye ettiler. Ben razı olamadım. Nihayet bugüne kadar görme derecesinde bir fark görülemeyecek o derecenin yerleştiğine hükmedilmiştir. Gerçi uzman doktor zamanla açılacaktır diyor, fakat ben inanmıyorum.
Bu harbin bitmesinden sonra askeri hayata veda ederek istirahat köşesine çekilebilmek ihtiyacı bilmem nasıl sağlanacak?
Bu mektubun salimen size ulaşacağından emin olduğum için bu kadarla yetiniyor ve mektubunuzu, hatta telgrafınızı bekliyorum. Hürmetle gözlerinizden öperim kardeşim.” (1)
Kongremizin sosyal programının da 50. Kongremize yaraşır şekilde olması için sosyal komitemiz büyük özverilerle çalışmalarını yürütüyorlar. Yapılan anket sonucunda seçilen, kongremizin düzenleneceği Antalya Belek Maxx Royal Kongre Merkezinin bu konuda çok beğeni toplayacağını düşünüyorum.
Kongrede bilimsel emeklerini panel ve konferanslarda bizimle paylaşacak olan değerli bilim insanlarımıza, çalışmalarını bizlere sunacak olan değerli meslektaşlarımıza ve kongremize destek olan endüstri firmalarına çok teşekkür ederim.
Değerli üyelerimizin katılımı ile Kongremizin bir şölen havasında, birlik ve beraberlik ruhumuzu daha da güçlendirerek gerçekleşeceğine yürekten inanıyorum. 50. Ulusal Kongremize katılmanız için sizleri UKOK ve TOD Ankara Şubesi adına Antalya’ya davet ediyor saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
Dr. Ümit Ekşioğlu, PhD.
TOD Ankara Şubesi Başkanı
Kongre II. Başkanı